Samsun’da Normal Doğumun Önemi Sempozyumu Düzenlendi

Samsun’da Normal Doğumun Önemi Üzerine Sempozyum Gerçekleştirildi

Samsun’da normal doğumun önemini vurgulamak ve toplumda farkındalık yaratmak amacıyla düzenlenen “Doğal Olan Normal Doğum Sempozyumu” büyük ilgi gördü.

Sempozyum, Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salonu’nda gerçekleştirildi ve alanda uzman hekimler ile akademisyenler normal doğumun anne ve bebek sağlığı üzerindeki olumlu etkileri hakkında detaylı sunumlar gerçekleştirdi. Bu önemli etkinlik, Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan “Normal Doğum Eylem Planı” kapsamında gerçekleştirilerek sezaryen oranlarının azaltılması ve normal doğumun teşvik edilmesi hedeflendi.

Sempozyumda konuşan Samsun Sağlık Müdürü Mustafa Uras, doğumun insan yaşamının temel bir süreci olduğunu vurgulayarak, doğal doğumun sadece sağlık bilinci değil aynı zamanda güçlü ve sağlıklı nesillerin temeli olduğunu belirtti. “Normal doğum, anne ve bebek sağlığına büyük katkı sağlar ve sağlık sisteminin sürdürülebilirliği açısından da son derece önemlidir” diyen Uras, atılan her adımın geleceğe yapılan bir yatırım olduğunu söyledi.

Sezaryenin bir doğum tercihi olmadığını vurgulayan Uras, sezaryenin aslında bir ameliyat olduğunu ve gereksiz yere yapıldığında çeşitli komplikasyonlara neden olabileceğini belirtti. Ayrıca, 21-28 Nisan tarihleri arasında kutlanan Ebeler Haftası’nı da unutmadı.

Sempozyuma, Samsun Vali Yardımcısı Vekili Şeref Aydın, Samsun Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Eyüp Çakır, akademisyenler, doktorlar, hemşireler, ebeler, sağlık çalışanları ve anne adayları da katılım gösterdi. Normal doğumun önemine dikkat çeken etkinliğin öne çıkan konuşmacıları arasında yer aldılar.

Hesap Aç, 1.000 TL Kazan. BYBIT TR’ye Şimdi Üye Ol. Reklamdır
Kaynak: AA / Veysel Altun – Sağlık

Related Posts

Sıcak havalarda gazlı içecek tüketmek susuzluğu artırıyor

Sıcak havalarda özellikle bilinçsiz gazlı içecek tüketmenin sağlığı tehlikeye attığını belirten Diyetisyen Mısra Beste Köleoğlu, “Gazlı içeceklerdeki kafein idrar söktürücü etki yapar, bu da su kaybını artırır. Şeker oranı yüksek bu içecekler kan şekerinde dalgalanmalara da yol açabilir. Özellikle diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalığı olanlar için bu içecekler risklidir” dedi.

Ergenlerde madde bağımlılığında aile desteği kritik önem taşıyor

Ergenlik dönemi, kişilerin kimliğini şekillendirdiği, duygusal ve sosyal gelişimin yoğun yaşandığı hassas bir süreç. Bu dönemde yaşanan değişimlerin bazen bağımlılık risklerini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, ailelere erken uyarı işaretlerini dikkate almaları ve çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları yönünde çağrıda bulundu.

Alerjik hastalıkları olanlar için ‘polen’ uyarısı: Belli saatlerde dışarı çıkmayın, pencere açmayın

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Öğr. Üyesi İhsan Topaloğlu, ülke genelinde artan polen yoğunluğu ile ilgili çocuk, yaşlı ve alerjik hastalığı olanları uyararak, “Saat 05.00-10.00 ile saat 18.00-20.00 arasında polenin en yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkmamalarını, kapı ve pencerelerini açmamaları, eve girdiklerinde kıyafetlerini çıkartarak banyo yapmalarını öneriyoruz” dedi.

Sülükle tedavi (Hirüdoterapi) ne işe yarar? Kalp krizi riskini azaltıyor mu? Uzmanı açıkladı

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (GETAT) uygulanan sülük tedavisi, kanın pıhtılaşmasına engel olarak kalp krizi riskine karşı alternatif bir tedavi yöntemi sunuyor.

İnsan beynini gençleştiren bitki aslında her pazarda satılıyormuş

Biberiye, sadece mutfaklarda değil, sağlık alanında da giderek daha fazla önem kazanıyor. Özellikle beyin sağlığı, iltihapla mücadele ve bağışıklık sistemini güçlendirme konularında dikkat çeken biberiye, Alzheimer hastalığına karşı umut verici sonuçlar ortaya koyuyor.

60 yaşın üstündeyseniz bunu yapmayı bırakın, ölüm riskini yüzde 26 artırıyor!

Uzmanlar, 60 yaş ve üzeri bireylerin sosyal izolasyona girmesinin, yalnızlığın yol açtığı fiziksel ve zihinsel yıpranma nedeniyle ölüm riskini yüzde 26 oranında yükselttiğini açıkladı.